İcra Avukatı
4.9 – İstanbul İcra Avukatı
İcra avukatı ilamlı veya ilamsız icra takiplerinin başlatılması, borçlulara ödeme emri gönderilmesi, tahsilat işlemleri, haciz işlemleri, icra takibine karşı itiraz ve itirazın iptali gibi tüm icra ve iflas süreci kapsamındaki işlemlerde müvekkilleri temsil eder ve hukuki destek sağlar.
İcra ve İflas Hukuku Uzmanı
İcra ve iflas uzmanı İcra ve iflas hukuku kapsamında ilamlı veya ilamsız icra takiplerinin başlatılması, borçlulara ödeme emri gönderilmesi, tahsilat işlemleri, haciz işlemleri, icra takibine karşı itiraz ve itirazın iptali, konkordato başvuruları, borcun kapanması ve tazminat davaları, sözleşme ihlalleri ve alacaklı hakları gibi tüm icra ve iflas süreci kapsamındaki işlemlerde müvekkillerini danışmanlık hizmeti verir ve hukuki destek sağlar.
Üyelik ve Başarılarımız












İcra ve İflas Hukukunda Hizmetlerimiz
Sarıoğlu & Avcı Hukuk Bürosu olarak, icra sürecinde alacakların tahsili, borçların yapılandırılması ve mahkeme kararlarının icrası, haciz işlemleri ve icra takibine itiraz süreçlerinde, müvekkillerimize hızlı, etkili ve sonuç odaklı hukuki destek ve danışmanlık sunuyoruz. İcra ve iflas hukuku alanındaki uzun yıllara dayanan deneyimimiz, hem gerçek hem tüzel kişi olan müvekkillerimizin haklarını ve alacaklarını etkin şekilde temsil ve korumamıza imkân tanımaktadır.
Para ve teminat alacaklarının icra dairesi aracılığıyla tahsili konularında, alacaklının alacağına ulaşmasını sağlamak adına icra takibi başlatmak, borçlunun ise haksız bir ilamsız icra takibine maruz kalmasını engellemek adına hukuki destek vermek.
Mahkeme kararları veya ilam niteliğindeki belgelerin icrasını sağlamak adına icra takibi başlatmak. Başlatılan haksız ve hukuka aykırı icra takibinin iptali için gerekli yasal süreçleri yürütmek.
Çek, bono ve poliçelere dayalı hızlı icra takipleri ve kambiyo senedine dayalı olarak icra takibi başlatmak veya hukuka aykırı biçimde açılmış kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla takipler için takibe itiraz davaları açmak ve yürütmek.
Şirketlerin iflasının takibi ve konkordato başvurularının hazırlanması.
Borçlunun taşınır, taşınmaz ve üçüncü kişilerdeki alacaklarının tespiti konusunda temsil, haciz ve satış sürecinin yönetilmesi. Maruz kalınan haciz işlemlerinde hukuki destek sağlanması.
Taraflar arasında uzlaşma, ödeme planı hazırlanması ve borcun hukuka uygun şekilde kapatılması.
Alacaklı tarafından borçluya yapılan haksız ve hukuka aykırı takiplere karşı takibe itiraz edilmesi. Hukuka uygun bir icra takibine ise haksız şekilde itiraz edilmesi halinde itirazın iptali veya itirazın kaldırılması süreçlerinin yönetilmesi.
Karşılıksız Çek İçin Açılacak Ceza Davası ve İcra Takibi
Karşılıksız çek, çekin bankaya ibraz edildiği anda üzerinde yazılı tutarın ödenebilmesi için hesapta yeterli bakiyenin bulunmaması durumudur.
Çek bir kambiyo senedi olduğundan alacağın tahsili amacıyla kambiyo senetlerine özgü icra takibi başlatması söz konusu olacaktır. Bunun için en başta çekin süresinde ibraz edilmiş olması ve karşılıksızdır işlemi yapılması gerekir. Bankaya ibraz edilmeyen çek, kambiyo senetlerine özgü icra takibine konu edilemez. Kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla takipte itiraz süresi ödeme emrinin tebliğinden itibaren 5 gündür.
İcra takibinin yanında çeki keşide eden kişinin cezai sorumluluğu da söz konusu olacaktır. Karşılıksız çek cezası, 5941 sayılı Çek Kanunu ile düzenlenmiştir. Kanuna göre, çekin üzerinde yazılı düzenleme tarihine uygun şekilde ve kanuni ibraz süresi içinde bankaya ibraz edilmesine rağmen “karşılıksızdır” işlemi yapılmasına yol açan kişi, hamilin şikâyeti üzerine, her bir çek için 1.500 güne kadar adli para cezası ile cezalandırılır. Ancak, hükmedilecek adli para cezası; çek bedelinin karşılıksız kalan miktarından az olamaz. Böylece, karşılıksız çek keşide eden kişi, hamilin süresinde yaptığı şikâyet doğrultusunda cezai yaptırımla karşılaşır.
Haksız Takiplere Karşı Hukuki Koruma
Alacaklı, gerçekte olmayan veya sona ermiş bir alacak için takip başlatmışsa veya hiç alacaklı konumunda değilse, bu işlem haksız icra takibi olarak değerlendirilir. İşte böyle bir duruma maruz kalan kişi birtakım hukuki korumalardan yararlanarak maddi ve manevi hak kaybını giderebilir.
Yargıtay’ın güncel içtihatları uyarınca alacaklı olmadığı halde icra takibi başlatan kişi aleyhine borçlunun maddi ve manevi tazminat talep etme hakkı bulunmaktadır.
2004 Sayılı İcra ve İflas Kanunu
09.06.1932 tarihli 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu, Türkiye’de özel hukuk ilişkilerinden doğan alacakların tahsili ve borçların cebri icra yoluyla ödenmesi usullerini düzenleyen temel kanundur. Bu kanun, hem icra takibi sürecini hem de iflas süreçlerini kapsar.
İcra ve İflas Hukukunda Temel İlkeleri
İcra takibi, alacaklının bir talebi olmadan icra müdürlüğünce kendiliğinden başlatılamaz. Takip, ancak alacaklının başvurusu üzerine başlatılır. Yani alacaklının icra takibi sırasında alacağın sebebini göstermesi ve dayanak belgeleri icra dairesine sunması gerekmektedir. Kural olarak icra dairesinin bu hususlarda re’sen araştırma yapması mümkün değildir.
İcra dairesi ve mahkemeler, alacaklının talebinden daha fazlasına karar veremez. Alacaklı ne talep etmişse, işlem o çerçevede yürütülür. Taraflar, delillerini ve iddialarını kendileri ileri sürmelidir. Mahkeme ya da icra dairesi bunları kendiliğinden araştırmaz.
İcra hukukunda doğrudanlık ilkesi kapsamında icra müdürlükleri istisnai haller dışında başka kişi veya kurumlar araya girmeksizin tüm takip işlemlerini kendisi yürütmektedir. Uygulamada alacaklının haciz talebiyle icra müdürlüğü haciz işlemlerini uygulamaktadır.
İcra hukuku, kişinin özel yaşamına müdahale sonucu doğurabilir. Bu müdahalenin rastgele veya keyfi olmaması için cebri icra yetkisinin belirli ve öngörülebilir olması gerekir. Bu çerçevede benimsenen ilkelerin temelinde kanunilik ilkesi bulunmaktadır.
İcra takibinde öncelikli amaç, alacaklının alacağına hızlı ve etkili şekilde kavuşmasını sağlamaktır.
İcra ve İflas hukuku alacağın tahsili amacıyla alacaklının hakkını korumaya çalışırken borçlunun temel hak ve özgürlükleri gözetmelidir. Aşırı müdahaleye ve ölçüsüzlüklere karşı borçlu korunur.
İcra ve iflas hukukunda temel amaç alacaklının alacağına etkli bir şekilde gecikmeden ulaşmasını sağlamaktır. Bu nedenle, icra işlemleri mümkün olduğunca hızlı ve basit bir usulle yürütülür. Mahkemelerdeki uzun yargılama süreçlerinden farklı olarak, icra takipleri daha kısa sürede ve formalitesiz biçimde sonuçlandırılmaya çalışılır.
Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu m. 18/2 maddesi kapsamında eğer anlaşma belgesine icra edilebilirlik şerhi verilirse, bu belge ilam niteliğine kavuşur. İcra edilebilirlik şerhi, dava açılmışsa görevli ve yetkili mahkemeden, dava açılmamışsa Sulh Hukuk Mahkemesi’nden talep edilir. Şerhli anlaşma ilâm niteliğinde belge olur ve doğrudan icra edilebilir. Şerhsiz anlaşma ise sadece sözleşme niteliğindedir ve bağlayıcılığı genel borçlar hukuku hükümlerine göre değerlendirilir, icra edilebilmesi için ayrıca dava açılması gerekir.
Alacaklının kendi başına zorla tahsilat yapması mümkün değildir. Bu iş yalnızca İcra ve İflas Müdürlükleri tarafından yapılabilir.
İcra Avukatı Danışma Yolları
Sarıoğlu Avcı Hukuk Bürosu olarak, İcra ve İflas Hukuku alanında uzmanlaşmış avukat kadrosuyla, alacak tahsili ve icra takip süreçlerinde etkili ve çözüm odaklı hukuki hizmet ve danışmanlık sunmaktayız. Bu kapsamda, dava ve takip süreçlerinin yönetimi, icra takip işlemleri, alacağın tahsili, haciz ve satış işlemleri tarafımızca titizlikle yürütülmektedir.
İcra Takibi Çeşitleri
İcra takibi takip konusu şeyin cinsi, takibin hukuki kaynağı ve bir mahkeme ilamına dayalı olup olmaması gibi sebeplerle çeşitlilik göstermektedir. İcra müdürlüklerinde en çok genel haciz yoluyla ilamsız icra takibi görülmektedir. En sık karşımıza çıka icra takibi çeşitleri ise aşağıdaki gibidir;
Alacaklı tarafından borçluya karşı mahkeme kararına gerek olmadan, başlatılan icra takibidir. Çoğunlukla para alacakları ve teminatların tahsili için tercih edilir. İlamsız icra takibinde alacaklı, icra müdürlüğüne bir ödeme emri talebinde bulunur. İcra müdürlüğü, borçluya ödeme emrini tebliğ eder. Borçlu, ödeme emrine karşı 7 gün içinde itiraz edebilir. İtiraz edilmemesi halinde, alacaklı, haciz işlemlerine başlayabilir.
Dava sonucu alacaklı tarafında elde edilen ilam (mahkeme kararı) ile birlikte icra takibinin başlatılmasına ilamlı icra takibi denir. Takip konusu genelde para alacağı olmakla birlikte tahliye davalarında taşınmazın tahliyesi ilamı ve buna benzer icra müdürlükleri tarafında icra edilmesi gerekli ilamların icraya konulması şeklinde de olabilir. Borçluya ödeme emrinin tebliğinden itibaren 7 gün içinde ilamlı icra takibine itiraz edebilir ancak Yapılan itiraz takibi kendiliğinden durdurmaz. Fakat borçlu icranın geri bırakılmasını mahkemeden talep edebilir.
Kambiyo senetleri (Çek, bono veya poliçe) kayıtsız ve şartsız ödeme taahhüdünü içerir belgelerdir. Haciz aşamaları bakımından, genel haciz yoluyla takip ile kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla takip arasında bir fark yoktur. Ancak takibin kesinleştirmesine kadar olan süreçte bazı farklılıklar bulunmaktadır. Genel haciz yoluyla takibe itiraz süresi ödeme emrinin tebliğinden itibaren 7 gün iken, kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla takipte bu süre 5 gündür.
İflas yoluyla takip, sadece para veya teminat alacaklarını kapsayan bir başvuru yöntemidir. Alacaklı tarafından borçluya ödeme emri tebliğ edilir. Borçlu, ödeme emrinin tebliğinden itibaren 7 gün içinde borcunun bulunmadığı veya kendisinin iflasa tabi kişilerden olmadığına ilişkin itirazını icra dairesine bildirirse iflas takibi durur.
Çeki Ödemeyenler İçin İcra Ceza Mahkemesine Şikayet
İcra ve ceza hukuku kapsamında karşılıksız çeki keşide eden kişinin cezai sorumluluğu söz konusu olacaktır. Karşılıksız çek cezası, 5941 sayılı Çek Kanunu ile düzenlenmiştir. Kanuna göre, çekin üzerinde yazılı düzenleme tarihine uygun şekilde ve kanuni ibraz süresi içinde bankaya ibraz edilmesine rağmen “karşılıksızdır” işlemi yapılmasına yol açan kişi hakkında İcra Ceza Mahkemesine şikayet hakkı mevcuttur.
Şikayet hakkı, karşılıksız işlem tarihinden itibaren 3 ay içinde kullanılmalıdır. Yetkili mahkeme ise çekin karşılıksız çıktığı yer İcra Ceza Mahkemesi’dir. Hamilin şikayeti üzerine her bir çek için olmak üzere mahkemece 1500 güne kadar adli para cezasına hükmedilebilir ancak, hükmedilecek adli para cezası; çek bedelinin karşılıksız kalan miktarından az olamaz. Mahkeme bunun yanında çek düzenleme ve çek açma yasağına da hükmedebilir.
Hukuk Büromuzun Diğer Hizmetleri


İş Hukuku
İşçi-işveren uyuşmazlıklarında haklarınızı koruyan hukuki hizmetler.


Ceza Hukuku
Haklarınızı korumak için etkin savunma ve dava takibi hizmeti veriyoruz.


Enerji Hukuku
Enerji projeleri ve lisans süreçlerinde profesyonel hukuki danışmanlık.


Spor Hukuku
Sporcu sözleşmeleri, transfer ve federasyon işlemlerinde yanınızdayız.


Ticaret ve Şirketler Hukuku
Şirket kuruluşu, sözleşmeler ve ticari uyuşmazlıklarda danışmanlık.


Gayrimenkul Hukuku
Mülkiyet, gayrimenkul ve kira işlemlerinde güvenilir hukuki destek sağlıyoruz.


İcra ve İflas Hukuku
Alacak tahsili, iflas ve konkordato süreçlerinde hızlı çözümler sunarız.


Fikri Mülkiyet Hukuku
Marka, patent ve telif haklarınızı hukuki olarak güvence altına alıyoruz.


Uluslararası Tahkim Hukuku
Uluslararası ve Sınır ötesi ticari uyuşmazlıklarda hızlı ve etkili çözüm sağlıyoruz.


Bankacılık ve Finans Hukuku
Finansal sözleşme, kredi ve yatırım süreçlerinde hukuki rehberlik.


Uyuşmazlık Çözümü
Arabuluculuk hizmetimizle, taraflar arasında dostane ve hızlı çözümler üretiyoruz.
Türkiye'nin En İyi İcra Avukatı Tavsiye
İcra ve iflas hukuku yukarıda da detayları verildiği gibi teknik uzmanlık gerektiren bir alandır. Bu sebeple süreçleri yürütecek uzman bir avukatın tercih edilmesi önemlidir.
Sarıoğlu Avcı Hukuk Bürosu olarak, İcra ve İflas Hukuku alanında uzmanlaşmış avukat kadrosuyla, alacak tahsili ve icra takip süreçlerinde etkili ve çözüm odaklı hukuki hizmet ve danışmanlık sunmaktayız. Bu kapsamda, dava ve takip süreçlerinin yönetimi, icra takip işlemleri, alacağın tahsili, haciz ve satış işlemleri tarafımızca titizlikle yürütülmektedir.
Arabuluculuk süreci, zorunlu ve ihtiyari arabuluculuk süreci olarak ikiye ayrılmaktadır. Zorunlu arabuluculukta dava açmadan önce arabuluculuğa başvurmak kanunen zorunlu tutulmuştur. 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu ve ilgili mevzuat uyarınca zorunlu arabuluculuk, dava şartı niteliğindedir.
Zorunlu arabuluculuğa konu davalar kısaca ; İş hukuku uyuşmazlıkları, Türk Ticaret Kanunu kapsamındaki belirli parasal alacak ve tazminat davaları, Tüketici uyuşmazlıkları, kira ilişkilerinden doğan alacak ve tahliye talepleri, Ortaklığın giderilmesi (izale-i şuyu) davaları, taşınır ve taşınmazın paylaştırılması veya devrine ilişkin davalardır. Bu düzenlemenin temel amacı, mahkemelerin iş yükünü azaltmak, uyuşmazlıkları daha kısa sürede ve dostane bir şekilde çözmektir.
İhtiyari arabulucuk ise tarafların anlaşmazlıklarını çözmek için gönüllü olarak başvurduğu bir süreçtir.
Burada taraflar, bir arabulucu eşliğinde anlaşma sağlamaya çalışır. Anlaşma olursa sorun çözülmektedir olmazsa dava yoluna gidilebilir. Bu süreçte arabulucunun hizmet bedeli, taraflarca ödenir.
Sıkça Sorulan Sorular
İcra avukatları ne iş yapar?
İcra avukatı, ilamlı veya ilamsız icra takiplerinin başlatılması, borçlulara ödeme emri gönderilmesi, tahsilat işlemleri, haciz işlemleri, icra takibine karşı itiraz ve itirazın iptali gibi tüm icra ve iflas süreci kapsamındaki işlemlerde müvekkilleri temsil eder ve hukuki destek sağlar.
İcra avukatları dosya ne kadar ücret alır?
İcra avukatı ücretleri yapılacak işin niteliği, kapsamı, hukuki sürecin karmaşıklığı, ya da danışmanlık hizmetinin süresine göre değişiklik göstermektedir. Temel olarak Türkiye Barolar Birliği’nin her yıl yayımladığı Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi dikkate alınmakla birlikte icra hukuku alanındaki özel uzmanlık ve uluslararası konulardaki işlemler, ek maliyetler gerektirebilir.
Hukuk ve danışmanlık büromuzda, ücretlendirme süreci şeffaf biçimde yürütülmekte, müvekkillerimiz hizmetin kapsamı, tahmini süresi ve maliyeti hakkında önceden bilgilendirilmektedir. Süreç güvene dayalı ve profesyonelce sürdürülmektedir.
İcra avukatları hafta sonu çalışır mı?
Avukatın haftasonu çalışıp çalışmaması tamamen kendi tercihine ve iş yoğunluğuna bağlıdır. Ancak İcra Müdürlükleri haftasonu çalışmadıklarından istisnalar haricinde takip ve haciz işlemleri haftasonu ilerlememektedir.
İcrada avukat parasını kim öder?
Alacaklı, avukat aracılığıyla icra takibi başlatmışsa, avukatlık ücreti (icra vekalet ücreti), borçludan tahsil edilir. Bu ücret, İcra ve İflas Kanunu’nu kapsamında belirlenir. Bu kanuni vekalet ücretidir. Bunun dışında avukat ile müvekkili arasındaki ücret ayrıca belirlenir.
İcra hukuk hangi davalara bakar?
- İtirazın Kaldırılması Davası
- İstihkak Davası
- İcra Takibine İlişkin Şikayetler
- Tahliye Davaları
- İcra Ceza Mahkemesi’ne Yapılan Şikayetler
İcra için avukat şart mı?
İcra için avukat şart değildir. Ancak takip ve dava sürecinin düzgün ilerlemesi ve alacaklı veya borçlunun hak kaybına ve geri dönülemeyecek zararlara uğramaması adına avukatla çalışması daha doğru olacaktır.
İcra avukatına nasıl ulaşabilirim?
Sarıoğlu Avcı Hukuk Bürosu olarak, İcra ve İflas Hukuku alanında uzmanlaşmış avukat kadrosuyla, alacak tahsili ve icra takip süreçlerinde etkili ve çözüm odaklı hukuki hizmet ve danışmanlık sunmaktayız. Bu kapsamda, dava ve takip süreçlerinin yönetimi, icra takip işlemleri, alacağın tahsili, haciz ve satış işlemleri tarafımızca titizlikle yürütülmektedir.
İcra Avukatı Nasıl Seçilir?
İcra avukatı seçerken en çok dikkat edilmesi gereken husus avukatın İcra ve İflas Hukuku konusunda uzmanlığı ve deneyimidir. Sarıoğlu & Avcı Hukuk Bürosu olarak, icra sürecinde alacakların tahsili, borçların yapılandırılması ve mahkeme kararlarının icrası, haciz işlemleri ve icra takibine itiraz süreçlerinde, müvekkillerimize hızlı, etkili ve sonuç odaklı hukuki destek ve danışmanlık sunuyoruz. İcra ve iflas hukuku alanındaki uzun yıllara dayanan deneyimimiz, hem gerçek hem tüzel kişi olan müvekkillerimizin haklarını ve alacaklarını etkin şekilde temsil ve korumamıza imkân tanımaktadır.
Ölmüş Bir Kimseye İcra Takibi Başlatılabilir Mi?
Ölmüş kişinin hak ehliyeti ve taraf ehliyeti bulunmadığından bu kişiye karşı icra takibi başlatılması mümkün değildir. Ancak ölen kişi hakkında veraset ilamı alınarak takibin mirasçılar aleyhine yönlendirilmesi mümkündür kaldı ki bu durumda mirasçılar tarafından süresi içinde mirasın reddedilmemiş olması gerekmektedir.
Alacakların Tahsilinde İcra Takibi Nasıl Başlatılır?
Alacaklı veya vekili takip başlatmak adına icra müdürlüğüne başvuru yapar. Alacaklı tarafından takibin türüne karar verildikten sonra icra dairesince ödeme emri hazırlanır ve borçluya tebliğ edilir. Eğer borçlu, ödeme emrine itiraz etmezse, icra takibi devam eder, haciz işlemlerine geçilir ve alacaklı alacağını tahsil edebilir. Ancak borçlu itiraz ederse, alacaklı itirazın iptali davası açabilir.